Sivilce Nedir ve Nasıl Oluşur? Sivilceler Nasıl Geçer?
Özellikle ergenlik döneminde başımızın belası olan, öz güvenimizi yerle bir eden sivilceler nasıl ve neden oluşurlar? Tıp dilinde akne olarak bilinen sivilceler aslında nedir? Vücutta sivilceler nasıl oluşur? Sivilce oluşumunu tetikleyen faktörler nelerdir? Sivilcenin çeşitleri nelerdir? Sivilcelerin tedavisi var mı? Sivilceler ile ilgili efsaneler. Şimdi bu soruların cevaplarını bulmaya çalışacağız.
Sivilceler Nasıl Oluşur?
Ulusal Sağlık Enstitüleri’ne (NIH) göre, 11 ile 30 yaş arasındaki insanların yaklaşık yüzde 80‘inde bir noktada cilt bozukluğu olduğu görülmektedir.
Birçok insan otuzlu yaşlarında sivilcelerinden kurtulmuş olsa da kimileri için sivilce sorunu kırklı ve ellili yaşlara dek devam edebilmektedir.
Ergenlik döneminden sonra görülen erişkin sivilcelerin rastlanma sıklığı, kadınlarda erkeklere göre dört kat daha fazladır.
Cilt bezlerinin ve kıl folikülü olarak bilinen ciltte küçük ve dar kanalların iltihaplanmasıyla oluşan sivilce; genellikle yüz, boyun, sırt, göğüs ve omuzlarda görülür.
Akneler (sivilceler) genellikle ciddi bir sağlık sorunu olarak değerlendirilmez. Ancak, cilt dokusunda kalıcı olarak yaralanmasının yani ciltte izler bırakabilmesinin (sivilce izleri) yanı sıra, önemli duygusal ve ruhsal sıkıntılara da neden olabilir.
Cildimizin hemen altında, kıl kesecikleri ve onlarla bağlantılı yapıda olan yağ bezleri bulunur. Yağ bezlerinde üretilen sebum adlı yağlı ve mumsu madde, kıl kesecikleri aracılığıyla cildimize yayılır.
Androjen adı verilen cinsiyet hormonları ergenlikte artar ve yağ bezlerinin daha çok büyümesine ve daha çok sebum üretimine neden olur.
Kıl kesecikleri üzerinde bulunan gözeneklerin ölü deri parçaları ve sebum ile tıkanmasıyla sivilceler tetiklenir. Cildimizde yaşayan ve genellikle zararsız olan Propionibacterium acnes adlı bakteri türü de sivilce oluşumunda aktif rol oynar.
Sivilce oluşumu etkileyen faktörler arasında;
- İrsilik (Genetik)
- Ergenlik döneminde hem kız hem erkeklerde ortaya çıkan androjen denilen seks hormonlarında artış. Androjenler yağ bezlerinin büyümesine ve saç köklerinde daha fazla sebum olmasına neden olur.
- Hamilelikle ilgili hapların veya doğum kontrol haplarının kullanımına başlama veya bırakma ile ilgili hormonal değişiklikler.
- Stres
Bununla birlikte, yaygın kanının aksine, tüketilen yiyeceklerin sivilce oluşumuyla bağlantısına dair bir deney sonucu bulunmuyor.
Sivilce (Akne) Türleri
Sivilce tarafından üretilen cilt üzerindeki her iz bir lezyon (doku bozukluğu) türüdür.
En hafif akne vakaları siyah nokta ve beyaz nokta üretir. (Bunların rengi, tıkalı folikülün açık veya kapalı kalması ile belirlenir. Kapalıysa, o bir beyaz noktalı aknedir.)
Diğer sıkıntılı sivilce (akne) lezyonları;
• Papüller (papules) : Ciltte genellikle küçük, pembe yumrular gibi görünen ve dokunmaya hassas olabilen iltihaplı lezyonlar.
• Püstüler (pustules): Tabanda kırmızı olabilecek beyaz veya sarı irin dolu lezyonlar.
• Nodüller (nodules): Derinin içine yerleştirilmiş büyük, ağrılı, katı lezyonlar.
• Kistler (cysts): Ciltte izler bırakmaya neden olabilecek derin, ağrılı, irin dolgulu lezyonlar.
İlginizi Çekebilir: Ben Nedir? Benler Nasıl Oluşur? Ben-Kanser İlişkisi
Propionibacterium acnes Bakterilerinin Sivilce Oluşumuna Etkisi
Sürecin biyokimyasal sebepleri henüz tam olarak bilinmese de 2016 yılında Kaliforniya Üniversitesi araştırmacılarından Richard Gallo ve ekibi tarafından Propionibacterium acnes bakterilerinin sivilce oluşumuna etkisi yapılan deneylerle araştırılmıştır.
Tıkanan gözeneklerin altında bulunan kıl keseciklerindeki bakteriler, oksijensiz ortamda sebum salgısını yağ asitlerine dönüştürerek çevrelerindeki deri hücrelerinde yangıya (enflamasyon) sebep olmaktadır.
Bu deneysel çalışma ile yangıya (enflamasyon) oluşumunu baskılayan histon deasetilaz adlı enzimin yağ asitleri tarafından devre dışı bırakıldığı da gözlemlenmiştir.
Dolayısıyla korunması azalan, gardı düşen hücrelerde devam eden iltihabi faaliyetin sivilce oluşumuna yol açtığı ortaya çıkarılmıştır.
Bakteriler birbirlerine kenetlenerek oluşturdukları biyofilm adı verilen yapı ile cilde kilitlendikleri için uzaklaştırılmaları oldukça zorlaşmaktadır. Bu sebepten sivilceli cilt yüzeyini sürekli temiz tutmaya çalışmak genellikle durumu iyileştirmemektedir.
Yani sivilceli bölgenin sabunlu su ile yıkanması aslında pek işe yaramadığı da böylece kanıtlanmış oldu da diyebiliriz.
Araştırma ekibi güncel araştırmalarında yağ asitlerini dizginleyecek ya da ciltteki etkilerini durduracak kesin tedavi yöntemleri üzerinde çalışmaya devam etmektedir.
Sivilceler ile İlgili Efsaneler
- Akne, kötü hijyen, terleme veya yıkamadan kaynaklanmaz. Bu faktörler akne gelişimine katkıda bulunan tıkanmış gözeneklere neden olmaz. Benzoil peroksit, resorsinol, salisilik asit ve kükürt içeren ilaçlı yıkamalar akne için bir tedavi şekli sayılabilir fakat basit sabun ve su ile yıkama sivilceleri tedavi etmez.
- Sivilce gelişimini önlemek için bilinen kesin işe yaran bir yol şu an için yoktur.
- Diyet yapmak sivilce oluşumuna neden olmaz. (Bilinçsiz yapılan diyet sağlığı olumsuz yönde elbette etkileyebilir.) Diyet ve akne arasında bilimsel bir bağlantı bulunamamıştır. Halk arasında bilinenin aksine herhangi bir yemeğin (çikolata, patates, pizza, hamburger veya başka bir yiyecek örnek verilebilir.) sivilceye neden olduğu kanıtlanmamıştır.
- Aknenin gelişiminin engellenebilmesi düşünülebilir. Bu durum tedavi edilebilir. Bunun için merdiven altı ürünler bulunmaktadır. Cildinizi deneme tahtası gibi kullanmalarına izin vermeyin ve bir dermatolog ile görüşmeyi düşünün.
Akne (Sivilce) Tedavisi
Akne tedavileri, FFDCA (Federal Gıda, İlaç ve Kozmetik Yasası) tarafından reçeteli ve reçetesiz ürünleri kapsayan FFDCA ‘nın aynı hükümleri uyarınca düzenlenir.
Reçetesiz satılan ilaçları cilde uygulanabilir. Karşımıza, jeller, losyonlar, kremler, sabunlar ve pedler de dahil olmak üzere birçok şekilde çıkabilir. Hafif akne için tipik reçetesiz ürünlerin tedavilerinde benzoil peroksit, rezorsinol, salisilik asit ve kükürt bulunur.
Bu ürünlerden herhangi birini kullanmadan önce prospektüslerini okumanız veya sağlık uzmanınızla (özellikle bir dermatolg’a danışmanız) konuşmanız en iyi yoldur. Böylece sizin için hangi ürünün doğru olduğunu, herhangi bir yan etkinin ortaya çıkıp çıkmama durumunu bilebilirsiniz.
Akneyi tedavi etmek için kullanılan reçeteli topikal (lokal olarak uygulanan) ilaçların türleri arasında antibiyotikler, benzoil peroksit, azelaik asit, dapson ve retinoidler olarak bilinen A vitamini türevleri bulunur.
Orta ila şiddetli inflamatuar akne olan kişiler, tek başlarına veya kombinasyon halinde reçeteli topikal veya oral ilaçlar ile tedavi edilebilir. Nodülü veya kisti olan hastalar dermatologlar tarafından tedavi edilmelidir.
Kaynaklar:
- https://www.fda.gov/consumers/consumer-updates/facing-facts-about-acne
- https://www.newscientist.com/article/2110826-how-lack-of-oxygen-makes-bacteria-cause-acne-and-how-to-stop-it/
- https://www.sciencedirect.com/topics/medicine-and-dentistry/propionibacterium-acnes